Hasattan şişelenmeye kadar birçok aşamadan geçen zeytinyağının üretimi son derece zahmetli. Zeytin ağaçlarından sofralara uzanan bu lezzetli yolculuk, elbette ki özenle hazırlanmış bir süreç gerektiriyor. Peki, zeytinyağının üretim sürecini tüm detaylarıyla öğrenmeye ne dersiniz?
Akdeniz mutfağının vazgeçilmezi zeytinyağı, birçok farklı yemek tarifinde kullanılarak sofralara lezzet taşıyor. Zeytinyağının tarihçesi ve üretim yöntemleri de bu besleyici bileşenin sevenleri tarafından bir hayli merak ediliyor. Siz de bu mucizevi yağın sofralarınıza gelene kadar hangi aşamalardan geçtiğini öğrenmek ister misiniz? Öyleyse gelin, zeytinyağı üretiminin sırlarını birlikte keşfedelim!
Adım 1: Yağlık Zeytin Ağacı Dikimi
Zeytin ağaçlarının dikim işleminin titizlikle yapılması son derece önemli. Çünkü sağlıklı ve güçlü zeytin ağaçları, kaliteli bir zeytinyağı üretimi için temel gereklilikler arasında yer alıyor.
Yağlık zeytin ağaçlarından verim alınabilmesi için uygun iklim koşullarını sağlayan bölgelere dikim yapılması gerekiyor. Bu ağaçlar genellikle Akdeniz bölgesinde, sıcak yazlar ve ılıman kışlar geçiren iklimlerde yetiştiriliyor. Dikim genellikle sonbahar veya ilkbaharda gerçekleştiriliyor. Ağaçların birbirine uygun aralıklarla yerleştirilmesi hasat zamanında kolaylık sağlıyor.
Adım 2: Yağlık Zeytin Ağaçlarının Bakım ve Olgunlaşma Süreci
Yağlık zeytin ağaçlarının bakımı ve olgunlaşma süreci oldukça zahmetli. İşte bu süreçte uygulanan adımlar:
- Sulama: Zeytin ağaçları kuraklığa dayanıklı olsalar da düzenli sulamaya ihtiyaç duyuyor. Sulama genellikle ağacın kök bölgesine damlama yöntemiyle yapılıyor.
- Gübreleme: Zeytin ağaçlarının düzenli olarak gübrelenmesi verimliliğin artmasını sağlıyor. Gübreleme, ağacın ihtiyacına göre genellikle ilkbahar ve sonbahar aylarında yapılıyor.
- Budama: Yağlık zeytin ağaçları budamayla şekillendiriliyor ve böylece meyve verimliliği artıyor.
- Hastalık ve zararlı bileşenlerle mücadele: Zeytin ağaçlarında hastalık görülmemesi için özel ilaçlar uygulanabiliyor.
Yağlık zeytin ağaçları genellikle üç ila beş yıl içinde meyve vermeye başlıyor. Ağaçlar olgunlaştıkça zeytinler renk ve tat açısından daha zengin hale geliyor. Bu nedenle ağaçların sağlığını korumak zeytinyağı kalitesini etkileyen kritik faktörler arasında yer alıyor.
Adım 3: Olgunlaşan Yağlık Zeytinlerin Hasadı
Zeytinlerin hasat için yeterli olgunluğa ulaştığı renklerinden anlaşılıyor. Henüz olgunlaşmayan zeytinler yeşil renk ve acı bir tada sahip oluyor. Sarı zeytinler ise daha tatlı bir tada sahip olsa da yeterli olgunlukta olmuyor. Zeytinler en yüksek yağ oranı ve lezzete sahip olduğu renge, yani mor renge ve olgunluğa ulaştığında hasat ediliyor.
Hasat işlemi genellikle el yordamıyla veya hasat makineleriyle gerçekleştiriliyor. Mekanik hasat makineleri daha hızlı ve verimli bir hasat sağlıyor. Hasat edilen zeytinler çoğu zaman büyük sepetlerde toplanıyor ve hemen zeytinyağı üretim tesisine taşınıyor.
Adım 4: Zeytinlerin Arasındaki Yabancı Maddelerin Temizlenmesi
Hasat edilen zeytinlerin içerisinde yapraklar, dallar veya farklı yabancı maddeler olabiliyor. Bu aşamada zeytinler elle tek tek temizleniyor veya titreşimli bir makineden geçirilerek yabancı maddelerden ayrılıyor. Zeytinlerin yabancı maddelerden ayrılmaması durumunda zeytinyağında oksidasyon ve bozulma görülebiliyor.
Adım 5: Zeytinlerin Yıkanması ve Arındırılması
Zeytinler yabancı maddelerden ayrılsa da toprak kalıntıları veya görünmeyen kirler olabileceğinden yıkama işlemi gerekiyor. Zeytinler genellikle büyük su banyolarında yıkanarak arındırılıyor. Gerekli durumlarda arındırma aşamasında santrifüjleme kullanılabiliyor.
Adım 6: Yıkanan Zeytinlerin Kırılması ve Ezilmesi
Zeytinlerin kırılması ve ezilmesi aşaması, zeytinlerin içerisinde bulunan yağı serbest bırakmak için fiziksel işlem uygulanmasını içeriyor. İlk olarak yıkanmış zeytinler metal değirmenler yardımıyla kırılıyor. Kırma işlemi zeytinin etli kısmını parçalayarak zeytinlerin iç yapısının açığa çıkmasını sağlıyor. Ardından zeytinler mekanik pres makineleriyle eziliyor ve zeytinlerin yağı çıkarılıyor. Kırılan ve ezilen zeytin hamuru malaksasyon aşamasına hazır hale geliyor.
Adım 7: Ezilmiş Zeytinlerin Yoğrulması (Malaksasyon)
Zeytinyağının üretim aşamaları arasında kritik adımlardan biri olan malaksasyon, zeytin hamurundaki yağın serbest bırakılması ve toplanmasını kapsıyor. Malaksasyon işlemi, ezilmiş zeytin hamurunun yoğrularak homojen bir kıvama gelmesini sağlıyor. Bu işlemde genellikle büyük taş havuzlar veya silindirler kullanılıyor. Zeytin hamuru bu ekipmanların altında döndürülerek ve sıkıştırılarak yoğruluyor. Yüksek sıcaklıklar zeytinyağının kalitesini olumsuz etkileyeceğinden malaksasyon işleminin 25 derecenin altında yapılması gerekiyor.
Adım 8: Zeytin Hamurundaki Pirinanın Dekantör ile Karasu ve Yağdan Ayrılması
Zeytin hamurundaki pirinanın su ve yağdan ayrılması işlemi dekantör kullanılarak gerçekleştiriliyor. Cihaz yüksek hızda döndürülerek yağ dekantörün üst kısmında, pirina ve karasu ise alt kısmında toplanıyor. Yağın altında kalan artık zeytin hamuru yani küspe, hayvan yemi veya biyoyakıt olarak kullanılmak üzere ayrılıyor. Ardından zeytinyağı dekantörden alınarak filtreleniyor. Bu işlem zeytinyağında bulunan tortu miktarını azaltarak daha berrak bir kıvam elde edilmesini sağlıyor.
Adım 9: Santrifüj Tekniğiyle Karasu ve Yağın Birbirinden Ayrıştırılması
Karasu olarak adlandırılan zeytin hamurundaki su, yağ ve katı bileşenleri tamamen ayrı hale getiren bu işlem santrifüj cihazlarında yapılıyor. Santrifüj cihazları dönme hareketiyle zeytin hamuru karışımını yoğunluk farkıyla bileşenlerine ayırıyor. Zeytinyağı genellikle yüzeyde yer alırken karasu en alta çöküyor. Santrifüj işlemi sonucunda zeytinyağı ayrıştırılıyor, karasu ise ayrı bir konteynera yönlendiriliyor.
Zeytinyağı üretiminde yağın ayrılması ve saflaştırılması için temel bir adım olan bu işlem son ürünün kalitesini belirliyor. Elde edilen zeytinyağı tekrar süzme işlemlerine tabi tutularak rafine ediliyor ve son ürün hazır hale geliyor.
Adım 10: Ayrıştırılan Zeytinyağının Depolama için Krom Tanklara Aktarılması
Zeytinyağının geçici bir depolama ve dinlenme sürecine girmesini sağlayan bu aşamada yağ olgunlaşarak son lezzetini kazanıyor. Krom tanklar genellikle paslanmaz çelik veya başka uygun malzemelerden imal ediliyor. Bu tanklar zeytinyağını dış etkenlerden korumak için son derece uygun bir ortam sağlıyor. Genellikle 15 ila 18 derecelik sabit sıcaklıkta tutulan tanklar, aynı zamanda ışık sızdırmaz özelliğiyle zeytinyağının kalitesini koruyor.
Depolama aşaması zeytinyağının tüketiciye sunulmadan önce son raf ömrüne hazır hale getirilmesini sağlıyor. Depolamadan alınan zeytinyağı son kontroller ve kalite testlerinden geçtikten sonra filtreleme ve ambalajlamaya gönderiliyor.
Adım 11: Tanktan Alınan Zeytinyağının Sipariş Üzerine Filtrelenmesi ve Ambalajlanması
Oleamea zeytinyağı üretimi son adımında taze ve kaliteli zeytinyağları tüketiciler veya işletmeler için hazırlanıyor. Depolama tankından alınan zeytinyağı bir filtreleme sürecine tabi tutuluyor. Filtreleme işlemi yağ içerisinde kalan ince partikülleri uzaklaştırarak zeytinyağının berraklığını artırıyor.
Zeytinyağı filtreleme işlemi sonrasında ambalajlamaya hazır hale geliyor. Zeytinyağları cam şişelere veya metal kaplara doldurularak uygun şekilde kapatılıyor. Zeytinyağı şişeleri veya kapları ürünün türüne bağlı olarak farklı boyut ve tasarımlarda olabiliyor.
Zeytinyağının tüm bu üretim aşamaları Oleamea ailesi tarafından maksimum titizlikle gerçekleştiriliyor. Siz de bu ailenin bir parçası olmaya ve yemeklerinizin lezzetine yeni bir boyut kazandırmaya ne dersiniz? Hadi, hemen şimdi Oleamea zeytinyağı çeşitlerini inceleyin ve lezzet şölenine siz de katılın!